Yetiştir ve Kes … GIGadgets’de gördüm. Ürün, bir yanıyla çok fütüristik, film gibi insanı geleceğe götürüyor ama bir yanıyla da insanın doğasından ne kadar koptuğuna kanıt oluşturuyor.
Gündelik problemlerimizin stresimizin kaynağı hep doğamızdan kopmuş olmamız. Marketten mandalina alan çocuk mandalina ağacını tanımıyor. AVM gezmekten, bebek arabasında tıkılı kalmaktan ağaç altında oturmayı bilmeyen bebekler var. Toprakla olan bağı koparmamak gerekiyor. Sadece elektriğimizi alsın diye değil. Huzur versin diye. Köküne temas etmek insanı rahatlattığı için. Bin yıldır orada duran ağaçların bizden daha fazla şey gördüğünü ve bizi hep koruduğunu hatırlamamız için. Şaka değil gerçekten koruyor, ağaca dokunmadıkça artan hastalık oranlarına psikolojik rahatsızlıklara bakın.
Şehirleri seviyoruz, şehirlerden vazgeçmemeliyiz. Şehir kültürü önemli ama doğal alanlara da ihtiyacımız var. 21. yüzyılda artık insanları tekrar toprağa değdirmek için hobi bahçeleri yapılıyor, böyle enteresan teknolojik aletler geliştiriliyor. Tamam ama olanına da gerçeğine de sahip çıkmamız gerekiyor.
Bugünkü vidyo girdisi de bu kadar.
NOT: Ben çok meraklandım videodaki şeyi alıp denemek istiyorum dersen de 59,95 dolara buradan alabilirsin kendine iyi bak, doğayı sev, sevgili okur.
Çocukken Pokemon’da bir bilim adamının bitkileri hızlıca yetiştirecek bir sistem kurduğunu görmüştüm de hayran kalmıştım. Dünyanın şu geldiği yere bak. Bu bana hep şunu hatırlatır sevgili okur. Düş kurmaktan çekinmeyeceksin. Jules Verne Ay’a Yolculuğu yazdığında bu yalnızca fantastik bir romandı. Amerikan seçimlerinde başkan adayının biri çıkıp Amerika’yı aya götüreceğim dediğinde insanlar gülmüştü. Ama bakın birkaç düş sahibi dünyayı ne noktalara getiriyorlar.
KÜÇÜK BİTKİ YETİŞTİRME MAKİNELERİ
Bu Yetiştir ve Kes sistemi ilk çıktığında GiGadgets’lik ilginç bir üründü. Ancak bakın daha önce şurada yazdığımız üzere LG bunu bir dolap halinde de son tüketiciye sunmaya başladı. Bakarsınız yakın gelecekte buzdolaplarımızın yanında bir köşede de böyle sebzelerimizi yetiştiririz. Olmaz değil.
Düşlere inanmaktan vazgeçmememiz gerekiyor. Bu sebeple nitelikli yazın yapıtlarının bize yeni şeyler düşleme olanağı veren romanların hakkını teslim etmemiz gerekiyor.
Bir dahaki yazıya kadar kendine iyi bakmanı ve bol bol düş kurmanı salık veriyoruz.
Görüşürüz.