John Boyne’un Çizgili Pijamalı Çocuk adlı kitabı 10 -12 yaşlarından itibaren okunabilecek bir eserdir. Sever (2015:121)’e göre çocuk kitaplarının boyutlarının çocukların sürekli değişen ilgilerini canlı tutabilmeleri için değişken tasarlanmalıdır. Ancak John Boyne’un eseri çocukları gençlik ve yetişkin edebiyatına hazırlayan bir eser olduğu için ölçünlü yetişkin kitapları boyutunda basılmıştır.
Çocuğun bir yazınsal metne saygı duyabilmesi için o metnin basımında kullanılan malzemelerin niteliği çok önemlidir. Tudem Yayımları’nın Çizgili Pijamalı Çocuk baskısı her ne kadar redaksiyon hataları barındırsa da çocuğun kitaba saygı duymasını sağlayacak nitelikli bir kağıda basılmıştır.
Kapak, okuru metne yönelten ilk ve en önemli uyaranlardan biridir. Kapağın çizgili pijama biçiminde tasarlanması hem anlatının adıyla hem de anlatının içeriğiyle tam bir uyum sergilemektedir. Kapağı kaplayan aynı zamanda ayraç olarak kulanılabilmesi için kapaktan daha uzun tasarlanarak içeri bükülmüş ince karton, dokusuyla pijamayı andırmaktadır. Ancak kapağı saran ince kartonun ayraç olarak içeri bükülen bölümünde kitapla ilgili yargıların olması, reklam metnine benzer kısa metinler çocuk okurun düşünme sorumluluğunu elinden alacak bir biçimde ortaya konmuştur. Bu yüzden okur metnin karşısına tek başına çıkamamaktadır.
Sayfa boşluklarının özellikle yeni bir bölüme geçildiğini anlatan düzenlemesi metne uygundur. Sever (2015:122)’e göre okul öncesi döneme seslenen çocuk kitaplarındaki harflerin puntoları 24 ile 20 punto arasında olmalıdır. Puntolar ilköğretim çağına geldikçe ölçünlü yetişkin edebiyatı boyutlarına kadar gelmelidir. Çizgili Pijamalı Çocuk, ilköğretim dönemindeki çocuklar için uygun olmakla birlikte çocukları gençlik ve yetişkin edebiyatına hazırlayan bir eser olduğu için harflerin boyutu yaş düzeyine uygundur.
ÖYKÜSÜ
Öyküsü … Alman halkının büyük bir çoğunluğunun akıllarıyla düşünebilme yetisini elinden alan faşizmin iktidarda olduğu bir dönemi anlatan eser, dönemi ve dönemin getirdiği yıkımı dokuz yaşındaki bir çocuk olan Bruno üzerinden aktarmaktadır. Bruno, asker babası Fury tarafından yaşam alanından ayrılmak zorunda bırakılmış Auswitch’e taşınmış bir çocuktur. Çevresindeki dünyayı tanımaya çalışmaktadır. Ancak ne ablası ne de babası duvarın öbür tarafıyla ilgili Bruno’nun aklı temsil edercesine sorduğu sorulara mantıklı bir cevap verememektedir. Babası vatan sevgisi kılıfına gizlediği yükselme arzusunun peşinde insani düşünme yeteneğini kaybetmiştir, annesi ve ablası güçlü, kaba teğmenlerden hoşlanan karakterlerdir. Bu sorunlarla başa çıkmak için Bruno kendi kendine çevresini keşfetmeye başlayacak ve toplama kapından Shmuel adında bir arkadaş edinecektir. Shmuel de Bruno gibi başka bir biçimde de olsa yaşam alanında koparılmış bir karakterdir. Duvarın iki tarafına ilişkin konuşmaları çocuk gözünden her iki dünyadaki olayları, savaşın ve şiddetin anlamsızlığını sezdirir okura. Aklı temsil eden büyükannenin ölüşünden yani aklın ölümünden sonra da el ele gaz odalarına gidecektir bu arkadaşıyla Bruno.
Çocukların özerk benlik algısının gelişmesine yardımcı olacak bir başkahraman olan Bruno’nun sorunlarla başa çıkma biçimi çocuk gerçekliğine uygundur. Bruno’nun kusursuz bir çocuk olarak değil de ablasıyla sorunlar yaşayan, bazen yalan söyleyen bir çocuk olarak anlatılması çocukların Bruno karakteriyle özdeşim kurmasını kolaylaştırır bir nitelik göstermektedir.
Çocuk Edebiyatı
Sever (2008)’e göre, çocuk edebiyatı metinlerinde karakter olayın başından sonuna değin fiziksel ve ruhsal değişikliklere uğruyorlarsa o karajter devingen karakterdir. Uğramıyorsa durağandır. Bruno’nun yaşama bakışı büyük değişimler gösterdiğinden Bruno devingen bir karakterdir.
Eserde açık ve kapalı mekanlar kullanılmıştır. Bu mekanların betimlenmesinde beş duyuyu devindirecek bir biçem kullanılmıştır. Faşizmin kötülüğünü aktaran eser bunu parmak sallayarak ya da ideolojik tartışmalara girerek didaktik bir biçimde değil somut yaşam durumlarından hareketle aktarmıştır. İletiyi destekleyen bir başka durum da metni okuyan okura, okudukları yerler ve olaylarla ilgili araştırma esini vermesidir. İleti örtük, çoğaltılabilir, esin verici bir biçimde aktarılmıştır.
Çocuk edebiyatında savaş ve şiddet ögeleri olabilir. Önemli olan bu ögelerin özendirilmeden ya da meşrulaştırılmadan aktarılmasıdır. Bu kitabı okuyan geleceğin yetişkini çocuklar da ileride hiçbir çocuğu sormadan ve ne uğruna yaptığını düşünmeden yaşam alanından koparmayacak ve kendilerinden önceki yetişkinlerin düştüğü savaş hatasına düşmeyecektir.
KAYNAKÇA
Sever, Sedat (2008) Çocuk ve Edebiyat, Tudem Yayımları, Ankara.
Sever, Sedat (2015) Çocuk Edebiyatı ve Okuma Kültürü, Tudem Yayınları, Ankara.
Bu girdi, Ankara Üniversitesi’nde Prof. Dr. Sedat SEVER’in Türkçe Eğitimi Doktora programında yürütmüş olduğu Öğretici ve Yazınsal Metin İncelemeleri dersi için hazırlamış olduğum incelemenin sonuç bölümüdür. Bu dersten çıkardığım sonuç puanlama sistemini de değiştirmem gerektiğidir ama onu da zaman bulunca yaparım artık sevgili okur.