Öğretmenlerle akademisyenleri ortak çatı altında toplayan bir Ölçme Değerlendirme Çalıştayı’nda ölçme değerlendirme uzmanından duydum. Hatta direk kaynak da vereyim: Doç. Dr. Bayram BAŞ’tan duydum.
“180 dakikalık bir sınavda, bir soru en fazla 125 sözcükten oluşabilirmiş.”
Ben Bugün Bunu Öğrendim Köşesi de böyle işte sevgili takipçiler. Hap gibi, ne işe yaradığını bilmediğim “Aa öğrenmiş olduk ne güzel” dediğim. Bir yere eklemleyemediğim şeyler hep burada.
Böyle de girdi olmaz ya neyse. Görüşürüz gene.
SONRADAN GELEN DÜZENLEME
Daha önce de belirttiğim üzere bir editör olarak eski yayınlarımızı düzenli olarak kontrol ediyor ve çevrimiçi ağlarda yer almanın avantajını da kullanarak ara ara güncellemeler yapıyorum. Böylelikle hem yazılar atıl kalmıyor hem de daha etkileşimli eskimeyecek bir yapı ortaya çıkıyor. Bu metni yaşam deneyimimle çoğaltmak isterim. Bu 125 karakter bana şunu düşündürdü Twitter’da ilk çıktığı sıralarda karakter sayısını 140 sözcükle sınırlandırmıştı. Gerçi sonradan 280’e çıkardı ama olsun. Whatsapp ya da benzer uygulamalardan çok önce kullandığımız kısa mesajların bir tanesi de en fazla 160 sözcükten oluşuyordu. Demek ki bu rakamların arkasında bilimsel bir gerçek var. Acaba insan belleği bu yazı sistemiyle olağan koşullarda tek seferde eksiksiz olarak ancak bu kadar bilgiyi mi alabiliyor? Buna bağlı ders çalışma teknikleri bile geliştirilebilir.
ÖLÇME DEĞERLENDİRME
Dönelim konuya mesleğim gereği Milli Eğitim Bakanlığının Ölçme Değerlendirme Daire başkanlığı var. Ona bağlı çok çalıştaya katıldım ve hatta bir süre bakanlık bünyesinde bu dairede çalışmayı deneyimleme olanağı da buldum. Ölçme uzmanları, soru yazarları genelde bu genel müdürlükte çalışıyorlar. Türkiye’nin dört bir tarafından nitelikli öğretmenleri bünyesinde görevlendirme serbestliğine sahip bu genel müdürlük. Kendileri artık sınava dönük olarak örnek sorular kapsamında deneme sınavları bile yayımlamaya başladılar. Şunu söyleyebiliriz bilimsel ölçütlere göre çalışıyorlar. Sürekli olarak akademisyenlerden dönüt alıyorlar ve hal-i hazırda kendi bünyelerinde çalışan ölçme değerlendirme uzmanları da var. Yukarıdaki bilgiyi de bu sayede edindim.
Aslında sürecin nasıl ilerlediğine ilişkin daha detaylı bir yazı yazabilirim bir gün ama sıkıcı olmak istemediğim için burada duruyorum. İleride belki bu konuyla ilgili detaylı bir yazı yazarım.