Bilgin Adalı‘nın yazmış olduğu Zaman Bisikleti, çocuklarının zamanda yolculuk yapmaya olanak tanıyan bir bisiklet icat etmeleriyle başlar. Eski çağlara yolculuk eden bir baba ve kızlarını anlatmaktır. Yapıtta Antalya’nın Karain ve Beldibi mağaralarının ortam olarak seçilmiştir. Hem üzerinde yaşadığımız coğrafya hakkında bilgilendirici hem de ilk insanlar hakkında merak ögesini dengeli bir biçimde ilerleten bir macera anlatır. Zaman Bisikleti, yalnızca bir macera romanı gibi görünse de arka planda bilimin ışığının çağlar boyu insanlığı aydınlattığına değinir. Aile olmaya ilişkin iletiler aktarır. Yazar, bunu yaparken detaylı doğa tasvirlerinden ve insanların keşfettiği aletleri tanımlarken kullandığı beş duyudan derinlemesine yararlanmıştır.
Anlatı boyunca ilgiyle dışarıdan bir gözle takip etttiğimiz ana karakter Çuka ve Anin’dir. Aynı zamanda anlatıcı olan baba ve onun iki çocuğu ise gözlemci karakterler olarak karşımıza çıkmaktadır. Yazar, bu iki çocuğun babasıyla olan konuşmalarında yer yer çocuksuluğa varan bölümlerle karşımıza çıksa da Çuka ve Anin karakterlerini derinleştirmeyi başarabilmiştir. Ancak yan karakterlerden biri olan annenin anlatıya ne derece hizmet ettiğine ilişkin bir sonuca varamamaktayız. Annenin neden ailenin bu üç macerasever karakterinden ayrı bir yaşam kurduğunu onların aralarına neden katılmadığını anlayamamaktayız.
İNCELEMESİ
Yoğun ve akıcı bir anlatımın kullanıldığı romanda, zaman bisikletinin nasıl üretildiğine ilişkin bölümle başlanması okurun kurgu bir eserle karşılaştığı ve hayal ögesi ortamların ve olayların bu metinde olabileceğine ilişkin ön bilgilerini oluşturur. Ancak gene de zaman bisikletinin ortaya çıkarılışında basit bilimsel bilgilerden faydalanılsa daha derinlikli bir kurguya ulaşılabileceğini söylemek olasıdır.
Anlatı boyunca özellikle ilk bölümlerde Çaka ve Anin’in sürekli av malzemeleri üretmeleri ve ailenin başına gelen felaketlerde çocukların sorumluluk üstlenip öz benliklerini geliştirmelerine yardımcı olmak yerine sürekli babanın önderliğinde hareket etmeleri ve geçmişe gitmek için ona gereksinme duymaları çocukların öz benliklerini geliştirmeye hizmet etmemektedir.
Çocuklara okumayı sevdirecek, düşünme becerisini ilerletecek, onları meraklandıracak, bilgilendirecek bir yapıt olduğunu söylesek de Bilgin Adalı’nın Zaman Bisikleti çocukların öz benlik duygularını geliştirmede olumlu etkiler yapmamaktadır. Ancak tasarım yönünden de başarılı olan bu yapıtı çocukların okumasının da herhangi bir sakıncası olmadığını, çocuklara; okumayı sevdirmek için bu yapıtlarla karşılaştırılabileceğini düşünmekteyiz.
Bu girdi, Ankara Üniversitesi’nde Prof. Dr. Canan ASLAN’ın Türkçe Eğitimi Doktora programında yürütmüş olduğu Çocuk Edebiyatı ve Duyarlık Eğitimi dersi için hazırlamış olduğum incelemenin sonuç bölümüdür.