Güzel bir haber, umut dolu çocuklar. Dürüstlük Kantini. Yer: Eskişehir Mihalgazi Ortaokulu. Bu okulda alınan bir karar ile haftanın iki günü kantin kasasının hakimi öğrenciler oluyor. Tamamen onların vicdanına kalmış olan bir uygulama -ki gerçekten de hakkını veren bir uygulama-.
Okul müdürü bundan önceki “Dürüstlük Dolabı”-daha sonra bahsedeceğim- projesini, bu sene ” Dürüstlük Kantini ” olarak devam ettiriyor. Projenin amacı, çocukların dürüstlükle ilgili davranışlarını pekiştirmek. Öğrenciler kantine gelip istediklerini aldıktan sonra parasını bırakıyorlar, para üstü alması gerekirse kasadan kendileri alıyorlar. Uygulanmaya başlandığı günden itibaren kasada açık çıkmamış, hatta fazla para bile olduğu olmuş.
Öğrencilerden Arda Tek: “Herkes kendi dürüstlüğünü gösteriyor. Arkadaşlarımız sınavdan çıktığında ya da teneffüslerde kantinden istediğini alıyor, parasını bırakıyor. Bazen arkadaşımızın parası yanında yoksa biz veriyoruz.” diyor.
SEYHAN ÖĞRETMEN
Dürüstlük Kantini projesinin sorumlusu Seyhan öğretmen in proje hakkında söyledikleri de her şeyi açıklıyor aslında: “Normal günlerden daha çok keyif aldıklarını söylüyor öğrencilerimiz. Kendi kendilerini kontrol ederken onları görmeniz lazım. ‘Senin aldığın şey 50 kuruş, paranın üstünü alır mısın’ diyen bir kontrol mekanizması olan arkadaşı var kimi zaman yanında. Kasamız sürekli fazla veriyor. Bu çok önemli. Belki öğrencilerimizin yanlış hesaplamaları yüzünden kasa eksik verebilir diye düşünürken sürekli artıyı gördük. Bu değeri koruyan ve bu ahlakla yetişip büyüyen çocuklar ileride ülkemiz için çok faydalı olacak, buna inanıyorum.”
Okul müdürü ise: “Ürün stoklarımız belli fakat herhangi bir kontrol mekanizması kullanmıyoruz. Bütün adalet sistemi o an öğrencinin elinde. Öğrencilerimiz bu anlamda şimdiye kadar bizi mahcup etmedi. Akademik eğitim önemli ama önceliğimizin değerler eğitimi olması gerekiyor. Bizler eğitimciler olarak öğrencilerimize ne kadar güvendiğimizi hissettirebilirsek onlar o kadar verimli hale geliyor.” demiş ve haksız da çıkmamış. Ayrıca “Öğrencinin kendi kendini yönetebilmesi için uyguladığımız bu yöntem asla bir güven testi değildir. Aksine onlara ne denli güvendiğimizi hissetmelerini sağlıyoruz ve bu sayede öz güvenleri yükseliyor.” diye de sözlerine eklemiş.
DÜRÜSTLÜK DOLABI
Gerçekten çok güzel bir proje. Ufak ama insanlık açısından büyük, en azından bir yerlerde hala umut vadeden olaylar görmek insanı mutlu ediyor. Bu projeyi düşünenler ve uygulayan bütün öğrencilere ve öğretmenlere ben teşekkür ediyorum. Umarım tüm Türkiye’ye yayılır dilekleriyle bu güzel haberi sonlandırıyorum efem hoşçakalın…
Not 1; Dürüstlük Dolabı Projesi:
Okul müdürü her şeyi açıklamış: “Öğrenciler bağış yoluyla elde edilen kırtasiye, yiyecek ve içecek malzemeleri bir dolaba koyuyorlar. Okulun bir köşesine yerleştirdiğimiz bu dolabın içerisinde yer alan malzemelere bir fiyat listesi koyuyoruz. Öğrenciler dolabın içerisindeki malzemelerin ücretini dolaptaki para kutusuna koyuyorlar. Dolabın yanında kimse beklemiyor. Bu sayede öğrenciler hem paylaşma duygusu hem de çevresindekilere karşı güven duygusunu kazanmış oluyorlar. Ayrıca dolaptan elde edilen gelir okuldaki ihtiyaç sahibi öğrencilere dağıtılıyor.”